CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: SİYASET GÖNÜL KAZANMA SANATIDIR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyasetin, gönüller kazanma, gönülleri fethetme sanatı olduğunu, bunun yolunun da millete hizmet etmekten geçtiğini söyledi.

Anadolu Güneşi

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: SİYASET GÖNÜL KAZANMA SANATIDIR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyasetin, gönüller kazanma, gönülleri fethetme sanatı olduğunu, bunun yolunun da millete hizmet etmekten geçtiğini söyledi. Cmhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Denizli İl Başkanlığınca 29 Ekim Bulvarı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Konuşmasında siyasetçinin eserleriyle, ülkeye ve millete kazandırdıklarıyla konuştuğunu belirten Erdoğan, seçim dönemlerinin siyasetçilerin millet tarafından hesaba çekildiği, millete hesap verdiği dönemler olduğunu kaydetti.

 

“MİLLETİ HAKEM KILDIK” Son 17 yılda 14 kez halkın huzuruna çıktıklarını ifade eden Erdoğan, "Sizleri hakem kıldık. 14 kez sizlere icraatlarımızı, ülkemizi ve şehrimizi nereden nereye taşıdığımızın, yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın hesabını verdik. Milletimizin onay ve icazetiyle hizmet yolculuğumuza devam ettik. Bugüne kadar AK Parti'nin istikametini sizler belirlediniz, rotamızı sizler çizdiniz. Türkiye'nin 17 yıllık kazanımlarının hepsinde bizimle beraber sizin de imzanız bulunuyor. Ekonomi, ticaret, eğitim, ulaşım, sağlıktaki başarı destanlarının tamamını beraber yazdık" şeklinde konuştu. “IMF’NİN BORCUNU KAPATTIK, ARTIK ONLARIN KAPISINI ÇALMAYIZ”

Göreve geldiklerinde IMF'e borcun 23,5 milyar dolar, Merkez Bankasının döviz rezervinin ise 27,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, şunları belirtti: "IMF'in başkanıyla Davos'ta konuşuyoruz. Kendisine şunu söyledim, 'Türkiye'nin başbakanı siz değilsiniz, Türkiye'nin Başbakanı benim.' dedim. 'Sen verdiğin parayı tahsille görevlisin. Gelip de Türkiye'yi idare etme, böyle bir görevin yok. Paranı alıyor musun, alıyorum, gerisine karışma. Türkiye'yi ben idare edeceğim, sen değil.' Ne oldu? O IMF'in başından çekti gitti, bu kardeşiniz Türkiye'nin hem Başbakanlığını, arkasından da Cumhurbaşkanlığını üstlendi ve Mayıs 2013'te IMF'ye olan borcu sıfırladık, bitirdik. Bizim şimdi IMF'ye borcumuz yok. Bay Kemal diyor ki, 'Bunlar şimdi IMF'nin kapısına giderler.' diyor. Bay Kemal, o CHP'nin işi. IMF'nin kapısına siz gittiniz, bizi IMF'ye siz borçlu kıldınız, biz değil ve sizin borçlandığınız, o borçları biz sildik. Bak, bir zamanlar ekonomiyi teslim ettiğiniz soyadı Derviş olan bir zat vardı, nerede şimdi? Sayın Bahçeli de anlattı geçenlerde onun durumlarını, şimdi nerede? Kayıp, yok, onu gönderenlerin yanında, şimdi Amerika'da. Bu oyunları biz bozduk" diye konuştu. “KİM BUNA SERBEST PİYASA DİYORSA GELSİN KÜLAHIMA ANLATSIN”

Vatandaşını sömürenlerle beraber olamayacaklarını belirterek “Eğer kim buna serbest piyasa diyorsa, piyasa ekonomisi diyorsa onu gelsin külahıma anlatsın. Güçlüyüz, ayağımız yere sağlam basıyor artık" ifadesini kullanan Erdoğan, kurulan tezgahlarıda bozduklarını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki günlerde patlıcan, sivri biber, patates soğan sohbeti olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dedik ki, 'Böyle giderseniz bu oyunu da bozarız.' Tanzim satışlarını kurduk mu, başlattık mı? Eğer bu iş 31 Mart'a kadar düzeldi, düzeldi, zaten yarı yarıya düştü. 31 Mart'tan sonra TESKOMB ve TESK adlı kuruluşlarla masaya oturacağız ve onlarla beraber en ücra köşedeki mahallelerdeki marketlere varıncaya kadar onlarla bu satışları yapacağız, gerekirse ürün çeşitlerini de artıracağız. Çünkü bizim derdimiz ne biliyor musunuz? Vatandaşa en uygun, en ucuz fiyatla ürünü getirebilmek. Çünkü biz sömürü düzenlere aracı olamayız. Vatandaşını sömürenlerle beraber olamayız. Eğer kim buna serbest piyasa diyorsa, piyasa ekonomisi diyorsa onu gelsin külahıma anlatsın." Kendi alanının ekonomi olduğunu ve özel sektörden geldiğini hatırlatan Erdoğan, neyin ne olduğunu bildiğini ifade etti. Cumhuriyet mitingleri üzerinden darbe çığırtkanlığı yapanları hatırlatan Erdoğan, alandakilere, "Gezi olaylarında sokaklarımızı karıştırmaya çalışanlara hadlerini bildirdik mi? Çukur eylemleriyle vatanımızı bölmek isteyen teröristleri, açtıkları çukurlara yine sizlerle beraber gömdük mü? 17- 25 Aralık emniyet yargı girişimiyle, 15 Temmuz kalleş darbe teşebbüsünü beraber püskürttük mü?" diye sordu.